Ankara her mevsim güzel...
Her yerde kar var… Geldi geliyor… Balkanlardan girdi… Derken hafta sonu itibarıyla tüm yurt önce buz kesti, ardından beyaza büründü. Güzel ülkem kara kalem çalışması misali dev bir tabloya dönüştü. Yeşili, mavisi her rengi ile bambaşka bir coğrafya…
Ve Ankara… Son yılların en soğuk günlerini yaşıyor. Kar yağışı hafta ortasına kadar etkili olacak. Dört yanımız beyaz örtüyle kaplandı. Hani her mevsim kendi içinde güzel demiştim ya…
Kışta kendine özgü güzellikleriyle ayrı bir keyif yaşatıyor. Sonbaharda yaprakların üzerinde yürüyüşün keyfini anlatırken kışa uyarlamadan geçmeyelim.
Kar üzerinde doğa yürüyüşü de bir başka mutluluk kaynağı… Mevsimin en güzel aktivitelerinden biri doğada kar üzerinde yürüyüş… Cam gibi buz tutmuş bir göl kenarı veya ağaçların dalları üzerinde karların sarktığı orman ortasında kaybolun… Her mevsimi kendi güzellikleriyle yaşayın.
Her adımınızda beyaz zeminden gelen ses, doğadaki sessizliği bozacaktır. Ya da Akrep Nalan'dan 'Karlar düşer, düşer düşer ağlarım' şarkısının sözlerini mırıldanarak sessizliğe son vereceksiniz. 'İnşallah ol sen de böyle… Aşık ol da bak birine… Ben oldum da ne oldu sanki… Senin gibi birisine. Karlar düşer… Düşer düşer ağlarım… Hep ismini… Hep ismini anarım.'
İşte böyle… 'Kar esareti, Kar çilesi, Kar geçit vermiyor' gibi yaklaşımların yerine 'kar'ın keyfini çıkartalım istedim. Kardan adam yapmadım. Kartopu oynamadım… Hafta sonuna ilişkin karda yürüyüş keyfine taşıdım sizi… Mutsuzluğunuz umudunuz olmasın…