Ankapark oyunları...
Bir garipler ülkesiyiz vesselam… Biri yapar biri bozar. Biri bakar… Diğeri yıkar… Hazımsızlık, çekememe, hor görme misali… Çoğu zaman 'neden?' sorusunun cevabını bir türlü bulamam… Bu ülkede yapılanları görmemek, görüp algılayamamak gibi gaflet içinde bulunanlara tanıklık ediyoruz. 'Sen yap' yanaşmazlar, 'ben yapayım' olmaz… Peki, nedir sizin derdiniz?
Ne olmalı?
Bunun cevabı da yok… Birlikte yapalım… Çözüm üretelim. Ona da yanaşmazlar.
Hep 'istemez' bir tavır. Sonra, bu duruş 'muhalefet' olarak isimlendirilir. Her şeyi en iyi biz biliriz de… Hiçbir şeyi de yapmayız.
Yapana da engel olur, engel çıkartırız.
Tıpkı değişen ve gelişen Ankara gibi… Bardağın boş tarafına baktıkça dolu tarafını görme şansınız olmaz ki… Suçlu ararsanız bulmanız kolay. Bir kez de yapılanları görmeyi deneseniz. Bakın neler göreceksiniz. Göreceksiniz ancak ne kadarını algılarsınız onu bilemem… Gecikmişliğin, ihmalin faturasını birine yüklemek isterseniz adres belli…
Tıpkı Ankapark'ı durdurma kararının gerekçeleri gibi… Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi, daha önce 18. İdare Mahkemesi tarafından 'yürütmeyi durdurma' kararı verilen Ankapark'la ilgili hazırlanan yeni planı kabul etti. Mealen planda değişiklik yapıldı. Niye? Bir kurum şikayet ediyor… Mimarlar Odası… Diğeri 'durdurun' diyor. İşi yapan 'çözüm' arıyor. Rahmetli Barış Manço ne derdi; 'Ali Yazar Veli Bozar'… Bozdurmak istemeyen irade meclisinde çözüm bulur. Ben bu filmi defalarca izledim. İzleyemediklerimi de büyüklerimden dinledim.
Söz konusu sadece Ankapark değil. Ankapark gibi birçok eserin önüne konan 'durdurma', 'yapamazsınız' anlayışı… Bu anlayışı 'terk' edin. Edin ki toplumda karşılık bulasınız. Omuz verin… Omuz verene de destek olun. Bakın hayatınızda neler değişiyor.
Mutluluğu yakalayacağınızdan eminim.
Bu hafta hangi filmi izleyeceğiz?
Hep birlikte yaşayıp göreceğiz…
Sağlık ve mutluluk dolu bir hafta olsun…